24 Eylül 2011 Cumartesi

Zıt Döngü

Ben sussam mesela..Hiç konuşmasa..Anlasan beni...Yok ..Olmaz ki..Kendi kendime geri dönsem..Dönerim ben..bu kısır bir döngü zaten..Ben hep bana dönerim..Güneşe dönerim ben..Denize dönerim..buluta dönerim..Yalnızlık ve korkmuşluk..Aşk ve ayrılık...Hepsi bir bütün..Evet bütün...
Hayatta öyle değil mi..Hatta Tanrı bile zıtlıklar içinde..Derler ki"Korkun azabından"..Deler ki "Şefkati ile affedecek"...Evet her şey süre gelen bir döngü..Dönüp duruyorum bir çemberde..Ama iyi ..Ama kötü..Hep kendime dönüyorum..Hep kendime sıkı sıkı sarılıyorum..Kendi kendimi korurum..Kendi kendime sarılırım..Kendime güler..Kendime ağlarım..Kendime şarkı söylerim..Hepsi bende başlayıp bende biter..Peki ben sussam mesela..Varlık ve yokluk arası..Rüya ve kabus..Sen konuş bakayım azıcık..yok olmaz..Vadeli hesaptır hepsi..Her şey hayatta zamanla...
Kader var ..Kader...Anlamak zor..Anlamlamak zor..Hayır efkarlı değilim...Ama bir şeyler var yazmak için parmak uçlarımda..Bir kılcal damar sıcaklığı ulaşıyor parmak uçlarıma...Ve isyanım sadece hayata...Beni bulsun..Beni korusun...Yok korumaz kimseyi zaman..Zaten her şey filmlerdekinden uzak..
Şimdi gözümü çevirsem gökyüzüne..O bile gözükmez..Efsunlu biraz..Çoban yıldızı neredesin..Ey yıldızlar..Yoldaş olmaya geldim..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder