29 Temmuz 2012 Pazar

My Princess

Yepyeni nur topu gibi bitirdiğim Kore dizimi size tanıtmak isterim..My Princess  yeni dizimin adı 16 bölümlüktü.Gayet güzeldi itiraf etmeli Oppamız çok yakışıklı ağzınız kulaklarınızda"Ottokeeee "diyerek izlerseniz şaşırmam..Ben ellerim yanaklarımda Ottookeee demekten kendimi alamadığım için ayrı bir durum her gördüğüm an koşarak Kore'ye varmayı planladım evet bunu yaptım ...Kendisinin geçen günlerde filmini izlemiştim adı "He is cool" du tabii orada daha çıtır kendisi şimdi yaşı 30 olduğundan tipi falan baya oturmuş neyse adama sapıklık yapıyor gibiyim şu imajdan ama ne yapalım yiğidi öldür hakkını ver demişler ne yapayım.. :)
Şu Kore dizilerindeki gibi aşk ve böyle karakterdeki erkekler nereye saklanıyor anlamıyorum.Hem tatlı huylular,hem sinirli,hem sevgileri için savaşmak için gözleri kara,yakışıklı,cesur,konuşmayı bilen,sevgilisi mutlu olsun diye her türlü şebekliği yapabilecek ve bundan asla utanmayacak her seferinde izlerken dilimi ısırıyorum bu yüzden.
Eğer sizde böyle şeyler düşünüyorsanız evet evet Kore dizileri size göre..Ve bu dizi gerçekten hoş.Zaman zaman sinir olacaksınız.Ama nedeni dizinin çirkinliği değil tamamen karakterlerle ilgili..

Konu:Lee Seol part-time olarak sarayda prenses kıyafetleri giyip turistler ile 5 bin won(Kore para birimi :won) karşılığı resim çekilen üniversite öğrencisi bir kızdır.Bir gün yurt dışından kraliyet ailesi mensubu gelir ve onunla fotoğraf çekilmek ister ama Lee Seol istemez diplomat Park ona çok para vereceğini söyleyerek ikna eder ve resim çekilir.Fakat üstünde yüksek mevla bulunan diplomat para veremez ve ona kartını verir.Üniversitede aynı zaman okurken çalıştığı için geç kalınca zor duruma düşer.Okulda profesör Nam'a aşık olan kız onun ilk aşkını araştırırken tesadüfler eseri diplomat ile tekrar karşılaşır.Fakat Diplomatın dedesi bazı şeyler planlamaktadır..

Daha fazla anlatırsam konu zaten çözülür ben birinci bölümden biraz sinyaller verdim..Beğeneceğinizi düşündüğüm bir dizi..
                                                                  Şu şirinliğe bakın ya :)
Nasılda tuttu çocuğum ya :)

İyi seyirler koredaşlarr...


Oyuncu kadrosu:




25 Temmuz 2012 Çarşamba

Gidince

‎''Gitmekle gidilmiyor ki,
Gitmekle gitmiş olamazsın;
Gönlün kalır,
Aklın kalır,
Anıların kalır.''

Cemal Süreya


Gidince gittin mi sanıyorsun halbuki biri kalır ve senin anılarını o yaşatır.Tüm benliği ile sen varmışsın gibi.Hiç gitmemişsin gibi..
Sen gidersin ama anıların gidebilir mi ?Bir gölge gibi takip etmeyecek mi seni..İçtiğin su  olmayacak mı ?Akmayacak mı damarlarına karışmayacak mı ,dolaşmayacak mı bedenin de..Parmak uçların hatırlamayacak mı ?
Ne güzel demiş şair "Gönlün kalır",gönlün kalmayacak mı ?
Sonra dönüp baktığında seninde boğazın düğüm düğüm olmaz mı dersin..
Gidince gidilmiyor ki..Bekleyenin oluyor mesela gözü yolda oluyor aklı sende anıları onda kalıyor.
Gidince gidebilseydin demezler mi ardından "Git" olmuyor işte öyle..
Sen en iyisi mi Kal!

24 Temmuz 2012 Salı

Chobits Kareokesi


Bırak seninle olayım
İkimizin buluşmasını garanti altına almak için ,sihir yapıyorum
Ellerimizin nazikçe kavuşmasına izin ver ve sonra bana bak ve gülümse
Şimdi gerçek hislerimizi açıklamaya duruşumuz yetmiyor
Ve aniden aşık oluyoruz
Bırak seninle olayım
Seni sıkıca sarmak istiyorum
Bırak seninle olayım
Bunda da hem japonca hemde ingilizce olarak sözlerini takip edebilirsiniz en güzeli buydu..
------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Şehir tüm gece bir deniz gibi sessizdi
Yolun sonuna kadar yalnız yürümeye devam ettim
Uzaktan gelen sesi takip ediyorum
Aramaya devam ediyorum o zayıf ,ahenkli olan ışığı
Eğer seni bulursam bir daha kaybetmeyeceğim
Gögsümdeki  acı ne kadar olursa olsun her zaman yanındayım
Her zaman

Yukarıda yazan sözlerin türkçe çevirisidir altında hem hikayesini anlatırken bir yandan üstte ingilizce kareokesi var..Şarkı aslında japonca benim izlediğim video ingilizce kaynaklı değil ama bu da aynı işlevi koymak için görür..

23 Temmuz 2012 Pazartesi

Çok mesudum

Allah'ım sonunda aylar sonunda lanet bozuldu ve bir üye kazandım.
Şu an siz 58 görseniz bile 2 gizli üyemiz ile 60 izleyenim oldu..Teşekkürler Sanem ahh nasıl üzülüyordum..
Nasıl dert yapıyordum bir bilsen..
Artık çoğalacak mıyız ey yoldaşlar..
Haydi bakalım gece gece pek mesut ve bahtiyar oldum..
Zeki Müren'in dediği gibi "Adım Mesut göbek adam Bahtiyar"..

Arşiv-3

Arşiv çalışmamı dört gözle bekleyenlere bugün biraz kıyak geçip fazladan resim koyacağım gene biraz hollywood biraz gerçek nostaljik temalı olacak..Öptüm..
Sanırım birileri kreşe gidiyor..Hadi el ele tutuşun bebeklerim..
Önümüze gelene 100 tekme :)

                                Bu adamın oldum olası çok karizmatik olduğunu düşünüyorum..
                                                                 Bence haksızda değilim..

+Aaaa şuna bak ağzı kocaman
-Dişleri büyük baya

Audrey Hepbourn olduğu yeri çiçeklendire dursun..
Çok tatlısınız çok demekten kendimi alamam çingeneler sizi...

4 Karede aşk yaşayalım.
1 sıkıca sarıl bana
2 bakışlarımız buluştuğu anda
3 biraz çıldırırım ama
4 seni mutluyum yanında
Ateşiniz var mı beyler?


Son olarak Marılyn Monreo ve Marlon Brando..
Marlon adamım zaten o gülüş ah ah tamam susuyorum konuşursam övgüler yağacak.
Kıskanmadım da değil hani..Neyse
Güzel bir çekim çalışması ..
Samimi bir ikili güzel pozlar..

Umarım beğeni almıştır..

Devamı gelecek..


Chobits

Dün dizileri bırakıp anime izlemeye başladım.Benim animemin adı Chobits öyle güzel bir anime ki kim ne derse desin o benim ilk göz ağrım aynı zamanda..
Chobits;kendi hisleri ve öğrenme yeteneği olan neredeyse insan olup aslında robot olan efsanevi bir persecomdur.O presecomlar gibi yazılım programları ile çalışmaz kendi öğrenebilir aynı bir insan gibidir.
Hideki adında sapık ama iyi kalpli bir oğlan onu bulur.Fakat onun sadece bir persecom olduğunu sanır.İlk başlarda konuşmayı bile bilmeyen bu chobits Chii diyebilmek dışında bir şey söyleyemez bu yüzden Hideki ona Chii  ismini koyar aralarında zamanla çok farklı bir sevgi doğar.Bu arada Chii konuşmayı öğrenir ve pek çok şeyi..Bakalım ileride neler olacak ben 14.bölüme geldim daha 13 bölüm var çok uzun değil 23 dakika geneli tek sorun dolumu neyse boş vaktim var..
İzlemek isteyenlere güzel bir anime kimi kişiler yorum olarak ile Hideki'nin sapıklığından bahis etmiş ama ben genele bakarsam ki bence güzel bir çizgi dizi ve gittikçe eskiye oranla Hideki'nin ehlileştiğini söyleyebilirim.Korkmayın izleyebilirsiniz...

22 Temmuz 2012 Pazar

Arşiv-2

Evet bir arşiv çalışmasına daha gelmiş olmaktan mutluluk duyarım..Bugün biraz daha hollywood takılırım diye düşünüyorum bakalım neler bulacağız..
Şu resme bakarken her zaman kendimden geçiyor resmen sandalyeden düşme boyutuna geliyorum.Tipsiz seni ya o nasıl bakış,duruş..
Güzel bir aile tablosu değil mi resmen şaheser!

Audrey Hepbourn'un zavallı adamcağıza verdiği tepki..
Bir söz vardır.Ayrılık anında nazik olan taraf her zaman sevmeyen taraftır..

Ve Twiggy..Güzel bir poz vermiş ama o ayakkabının altı pistir bee..

Rüzgar gülü rüzgar gülü
Hiç ölümü düşündün mü?
Rüzgar gülü rüzgar gülü
Hiç bu kadar üşüdün mü?
Audrey Hepbourn'den güzel bir bahar pozu..

Devamı gelecek..

21 Temmuz 2012 Cumartesi

Haziran ayında doğanlar


Aynı anda birden fazla şey düşünür
Nazik ve tatlı dillidir
Hassastır
Kararsızdır
Komik ve eğlencelidir
Konuşkandır
Kolay arkadaş edinir
Kolay incinir
Gribe yatkın bünyesi vardır
Çok inatcıdır


Nasılda bilmiş ya haziran ayında doğanların karakteri böyle olurmuş.
Resmen gribi bile bildi..
Adamın dibi..


Tercih yapmalısın

Çok geç olmadan anladım ki
Konuşacak kimsem yokmuş
Ayak parmaklarımdan başka..


Kafam çok çelişkili ne yapmalıyım bir yandan düşünüyorum önümde 2 sene kaldı okul bitmek üzere 3.sınıf oldum artık fakat aldığım puan ile güzel bir bölüme burslu olarak girebiliyorum ama onun için 1 sene hazırlık 4 sene daha okumam lazım.Çok korkuyorum cesaret edemiyor gibiyim.Bir yanım çok isterken diğer yanım korkuyor yüzüp yüzüp kuyruğuna geldin ruhu ile ama bak bu bölüm senin için daha iyi işte gelecek vaat ediyor diyor.Fakat şöyle bakarsam 26 yaşına gelmiş olacağım mezun olunca.
Tek ayak parmaklarım bana bunu soruyor ne kadar verdin?..Ben de sadece ona söylüyorum.İçim tedirgin ve karmaşık.Stresliyim,sinirliyim ve her şeyden önce hayatımın en önemli kararlarını tek almalıyım.Çünkü aptal pembe gözlüklerim yok, hayatla kendim savaşıyorum bunu gözümün içine hayat sokuyor.Kılıcımı tuttuğum sağ elim ile hayata nasıl girişeceğim buna karar vermeliyim.
Şimdi ihtimalleri göz önüne serelim ;
Okulu dondurabilirim .Bu yeni alana başlayabilirim hem bu sene ingilizce kursuna gidecektim hazırlıkta onu karşılarım.Aslında imkanım olsa ikisini de okurdum aynı anda neyse ben kadarı fazla biliyorum.
Tamam devam edelim hem ingilizcem süper olur.
Ya da hiç burayı yazmamak tercih yapmamak..
Çok fena of fena .Resmen bunu iyi düşünmeliyim.
İşin kötü yanı yaşlanıyorum arkadaş 21 oldum ve bunu durduramıyorum .Başaran biri varsa bana söylesin bir sene büyümesem o sırada hazırlığı bitirip kimyayı okusam falan.Ne saçmalıyorsam..
Bir odanın içinde yalnız değilim sadece karar vermekte de yalnızım ne kimseden bir şey umuyorum ne de bir şey söylüyorum.Söylesem de kendi dediğimi kendim duyuyorum değil mi?
Babam listeyi yaparken karışmadı tamam dedi ama oda tedirgindir kesin oda düşünüyordur eminim.Beni düşündüğünü çok iyi biliyorum bunu bana hissettiriyor buradan hiç görmeyecek olsa da babama -Baba seni çok seviyorum!Annecim kıskanma seni de..diyerek devam edelim.
Sanırım tercihin son gününe kadar bekleyip sondan bir gün önce tercih yapıp yapmayacağıma karar vereceğim..
Of çok konuştum.Tüm tercihcilerin Allah yardımcısı olsun..


                     Aman amca ne yaptın sen ben kıyasla derken bunu demedim ehehe..

Arşivi açıyorum

Merhabalar bugün ne yazacağım diye düşünmek yerine kendi nostaljik arşivimi sunmaya karar verdim..
Hem böylece hoş bir kaç kare bakarız birlikte.
Zaten millet yazılarımdan çok resimlerimi beğeniyor ziyadesi ile ee öyle olunca her halde bunu yapmam yanlış olmaz.
Bakalım arşivimden neler çıkacak ..





İlk serilerimize yeşilçam'ın unutulmaz replikleri ile başlıyoruz bakalım devamında ne gelecek...
Hepsini bugün tüketeceğimi düşünmediniz herhalde akıllılar..





20 Temmuz 2012 Cuma

Kimin Hakkı ?

Bu kadar duyarlı bir manyak olduğum için önce kendime sinir oluyorum.Nerede bir şey görsem çılgına dönüyor odanın içinde volta atıyorum.
Haber okuyorum haberde şöyle yazıyor "100 Türk iş adamı her biri 4 dönüm olmak üzere 400 dönüm Ay'da arazi satın aldı" ..Pardon ? Anlayamadım ben, biri anlatabilir mi ?
Satan firma İngiltere'ye aitmiş.Siz kimsiniz ya bu nasıl bir pisliklik artık Dünya bitti Ay'ı gasp ediyorsunuz.Ay ne zamandır bizim malımız.Hem İngiltere sen kim oluyorsun ya senin olmayanı satarsın.Şu 100 koca kafalıya ne demeli?.
Benim artık ağzım bir günde" yok artık" diye açılmasın artık ya.Yarın Mars'dan yer sattıklarında ben şaşırmayacağım çünkü artık pes diyecek gücüm kalmadı Yuh!diyorum ya.
Kimin malını kime satmak bu ya hayret ediyorum.Uzaya çöp attığımız yetmedi şimdide işgal ediyor ve satıyoruz vay be..
Pespayelikte üstümüze yok tebrikler..Buradan Panda'yı tebrik eder fikirlerine katılmaktayım..

Proje Albümü-Aşk Kızı

Sahuru beklerken bir yandan Aynur Aydın dinlerken Erdem Kınay'ınbir proje albümü olduğunu gördüm burada "İşporta" adlı şarkısını dinledim proje albümünde en çok hoşuma giden şarkı bu şarkı yani Fatoş Dündar-Aşk Kızı oldu bir de Emina Sandal ile ingilizce bir şarkı var ama bu şarkıya bayıldım(Aynur Aydın zaten saymaya gerek duymadığım biri çünkü onu çok beğeniyorum şu ilk çıktığı günden beri ne yapsa helali).Özellikle Fatoş Dündar'ın şarkısı sesine bayıldım müzik kısmına diyecek şey bulamıyorum sesini kapatmamış ama gayet vurgulu olmuş.Sözleri de bence tüm bayanların hoşuna gidecek türden gibi duruyor şayet buna klip çekerse bence hit olur benden söylemesi..
Gece gece neler buluyorum böyle vakit geçiyorum işte ben de ...


                                                                   Değerini bilmeyen
                                                                   Hep kaybeder yaşanandan
                                                                   Kaderine fayda olur mu?
                                                     Yürekten saklanandan
                                                     Aldanmış sandın sen sevdikçe
                                                     Ve kendimden verdikçe
                                                     Yaşam mı sandın durmadın
                                                     Yaktın her sefer sendin kalbin hırsızı
                                                     Döndür bak bana gördün mü o yalnızı
                                                     Bitti uykular söndü can yakan sızı
                                                     Küllerden doğan karşında o aşk kızı
                                                     Aşk kızı

Mercury karmaşalar içinde

İnanmak istiyorum..Neye mi?Her şey iyi olacak..
Bu senin hayalin..Yok yok inanacağım işte bozma şimdi..
Görsene ..Hey hayata dön hayallerde yaşama..
Sus karışma şimdi iyi olacak her şey..
Ve kendiyle kavga etti ruh..
Bir tarafı inanırken diğer yanı soğuk bir kış ayazı gibi.
Bir yanı ilk baharlara açıldı bir yanı son baharlara..
Bir şey varsa ortak aralarında onların" baharlarıydı"..
Mercury karmaşalar içinde ...

Resim ne alaka diyenlere işte ruh halesi bu kadar alakasız olan bir insandan ancak bu çıkar demek istiyorum...Çok şeker ama ya!..

Benim artık halim yok

Bazen en yakın sandığım insanlar benden öyle uzak kalıyorlar ki ben onlara yaklaşamıyorum ya da onlar uzaklaşıyorlar.Bazen gücüm tükeniyor ve kayıp gitmek istiyorum yok olmak istiyorum.Tek başıma olmak istiyorum.Halim kalmıyor sanki parmaklarımdan başlıyor sızı ve tüm vücudumu kaplıyor..
Gözlerimin baktığı yer buğulu ve karamsar.Halbuki ne hayallerim var benim ama tek başıma yaşamak zorundayım her şeyi ..
Bırakınca kendimi boşluğa elimi tutan olur mu ,bilmeden ,sormadan,rica etmeden devam ediyorum yola..
Herkes giderken bir bir ,geriye bakmadan yüreğim kanayarak ve yaşlarla yola devam ediyorum ama dermanım yok..
Bu şarkı sanki özetler gibi ..Gibi gibi..Diyor ya anlamadığım çok şey var..Benim de anlamadığım çok şey var..


                                                             Eğer gücüm olsa 
                                                             Zamanı bir geri alsa 
                                                             Anlamadığım şey çok yok yok 
                                                             Benim artık halim yok 
                                                             Savaşmaya 

17 Temmuz 2012 Salı

Kutuplarda işin ne ?

A.B.D Kuzey kutbunda petrol aramaya karar vermişti bunu yarım sene önce okumuştum.Şimdilerde faaliyete geçmek için başlamış çalışmalara..
Doğal yaşam parkları adı altında zavallı hayvanları kafeslere tıkıp o güzelim kutup ayılarına 3 kürek kar veren siz caniler şimdide onların biricik yuvalarına göz diktiniz..
Hep diyorum ve insanlığımdan utanıyorum ,neden biz insanlar böyle zararcıyız petrol kullanmak zorunda değiliz ki ?Allah'ın güneşi hiç para istemiyor bizden güneş enerjisi kullanın,rüzgar enerjisi,yağmur enerjisi..Ama hayır dünyaya, hayvanlara,bitkilere,masum insanlara zarar vermek varken neden yarar isteyelim ki?
Biz Allah'ın bedava suyunu halklarımıza para ile satmıyor muyuz?
Biz mülkiyet adı altında Allah'ın topraklarını birbirimize satıp almıyor muyuz?Biz Allah'ın yarattığı ağaçları bizim yapıp onların dallarındakini paralar ile satmıyor muyuz?
Biz içimizdeki kapitalist ruhlarla her  adım attığımızda bir hayvanın kanı yere damlıyor.Bir afrikalı çocuk ölüyor.Bir asyalı yerdeki çöpü yiyor,bir kuşun gagası sakızdan yapışıyor,bir köpek daha sokakta başı boş diye zehirleniyor..
Çünkü biz insanlar buyuz ya insansın ya hiç.Ya beyazsın ya hiç.Bizim siyaha,kızılderiliye,çekik gözlüye sabrımız yok.İngiliz olmalı mesela sarışın olmalı renkli gözlü olamalı kendimizden olmayanı dışlar ve yok sayarız.
Sizin kuzey kutbunda ne işiniz var.Bırakın buzulları değdirmeyin kanlı ellerinizi bembeyaz karlara bulaştırmayın  canlıları zalimliğinize..
Bu zalimliğe dur demek için sen Dur! de.Çünkü hayvanlar konuşamıyor.Bir imzada Greenpeace üzerinden sen at ..
                                                  http://savethearctic.org/tr/
adresine girerek imza atabilir o değerli 1 milyon kişiden biri olabilirsin şuan 903 bini geçmiş haydi bir imzada sen at..

Bab-ı Esrar

Ne zaman bir Şems ile Mevlana konulu kitap görsem dayanamam okurum.
2 sene evvel M.C bana tavsiye etmiş ama bir türlü okuyamamıştım.Çok aradım yok.En son buldum oda o kadar paraydı alamamıştım üzülmüştüm.En sonun mağazanın birinde ablamı kaybetmişken birden kitabı gördüm 10 tl ye düşmüştü hemen kaptım.O sıralar çalışıyordum ama o kadar hevesle okudum ki anlatamam..
Elif Şafak-Aşk'tan çok farklıydı mesela Elif hanım Şems ile Kimya Hatun'un aşk ilişkileri başka sanki Kimya Hatun aşkından yanıp tutuşuyor gibi gösteriyorlar.Ama Bab-ı Esrar'da Şems kendisini Alladin ile aldatan karısı Kimya Hatunun boynunu kırarak mı desem sıkarak mı desem pek emin olamadığım bir sahne ile öldürüyor.
Çeşitli kaynaklarda Şems'in Kimya Hatunu öldürdüğünü söylüyor.Ben şu an bilemiyorum daha çok kaynak okumalıyım.Ama böyle bir şey varsa Allah dostu Mevlana ,en yakın arkadaşı Şems'i desteklermiydi.Onun ölümünden sonra bu kadar perişan olur muydu?
Alladdin'i Şem'i öldürmeye kadar götüren etki yoksa bu cinayet miydi?
Bunları bilmiyorum..
Bildiğim; her zaman semazenlerin ,ney sesinin ,Şems(Benimde güneşim) ve Mevlana'nın birbirlerine kattıkları ve güzelleşmeleridir..
Bu kitapta en sevdiğim kısım ney'i anlattıkları sahneydi;
"Ney ;Adem peygamberi simgeler.Adem ilk yaratıldığında düz cansız bir şeydi.Sonra Allah onun burnundan üfledi kendinden bir parça verdi ve o cansız yapı birden hareketlendi.Ney'de öyledir dışarıdan bakında bir kamış gibi gelir ama üfleyince inanılmaz güzel ses verir ,Adem peygamber gibi.."Tabii ben direk kitaptan yazmadım akıldan yazdım..
Bir gün Ney çalmayı çok isterim.
Bu öyküyü bilmeden evvel hep şöyle söylerdim.Hepimiz Allah'ın parçasıyız bizi o yarattı kendinden özellikler verdi kimizize ;"güzel ses,güzel duyumlar,güzel kalp,resim yapma...."gibi ,bunlar Allah'ta var olan yeteneklerdi ,tek yapmak içimize yönelmek çünkü o uzaklarda değil içimizde her daim bizimle şah damarından yakın nefesin kadar bütün..
Bu kitapta sanki benim tezimi doğrular gibiydi..
Bunu okurken hem hayret ediyor hem sevindim.
Ahmet Ümit öncelikle böyle cesurca yazdığı için beğendim.
Ama sonu hiç hoşuma gitmedi biraz daha uzatmalıydı tabii yazar o artık çok geç..
Okumak isteyenler için tavsiye ederim çok güzel bir kitap..
İyi okumalar..

49 gün

Evet buradayım..
49 günün olsa ne yapardın?
Sadece hayalet olsan ve sabah 10 dan akşam 12 ye kadar sadece bir kişinin bedeninde hareket edebilsen?
Peki üç kuralın olsa ve yıkarsan direk öbür dünyaya gitsen..
En değer verdiklerinin aslında başka kişiler olduğunu görsen mesela?
Ben yıkılırdım herhalde..
Sevdiğin erkeğin aslında seni sevmediğini rol yaptığını öğrensen mesela..
Hatta en yakın kız arkadaşımın da onunla fingirdediğini öğrensem vallahi ruh halimle ben başlarına yıkardım dünyayı..
Ne mi anlatıyorum yeni Kore dizimi "49 days"..
Canım çok sıkılmıştı 2 gün evvel ne yapsam diye düşünürken aklıma geldi en sevdiğim şeylerin başında Kore dizileri geliyor hemen açtım sevgili yoldaş Google'ı ve hemen yazdım "izlenmesi gereken en güzel Kore dizileri" hemen asya dizide karşıma çıktılar ama maalesef 10 taneden 9 tanesini izlemiş olduğum için geriye 10.olan 49 days kalmıştı hemen açtım konusunu bile okumadım koredaşlar diyorsa doğrudur dedim ve gerçekten yanılmadım 20 bölümlük olan dizide 9.bölüme vardım maalesef bilgisayar ve laptop'ım bozulup duruyor o yüzden şu an bitiremedim ama 3 güne biter diye düşünüyorum en geç ben de merak ile kıvranıyorum.
Bakalım artık son 31 gündeyiz yanlış anımsamıyorsam 3 damla saf göz yaşı bulabilecek mi ?
Komadan çıkabilecek mi ?
Ben de öğrenaceğim bakalım..
Ama o Min Ho Oppa o kadar tatlı olmasa en sevdiğim aktörlerden olması vallahi kafasını kırasım gelir..

  • Lee Yo Won as Song Yi Kyung
  • Nam Gyu Ri as Shin Ji Hyun
    Seo Ji Hye as Shin In Jung
  • Jo Hyun Jae as Han Kang
  • Bae Soo Bin as Kang Min Ho
  • Jung Il Woo as Scheduler / Song Yi Soo
  • Sırası ile rolleri ve orjinal isimleri..Oppalarımız zaten ünlü ve sevdiğimiz kişiler..Kızlarımızdan Lee yo won zaten Deok man karakteri olarak tanıyorduk.Nam Gyu Ri'yi bende bu dizi ile tanıdım ama Seo Ji Hye "I love You" dizisinden tanıdık biri..Soo Bin Oppa en sevdiğim dizi olan Dong Yi'de uraboni(abi) rolü ile zihnimdeki şeker ama bu roldeki şeytandır..Hyun Jae beni gene tatlılığı ile şaşırtmamış bu dizide de adam gibi adam rolüne devam etmiştir hatırlamak isteyenler "one mom three dads"dizisini izleyebilirler her halde en favorilerim de ilk beşte diyebilirim..
İyi seyirler canlar

9 Temmuz 2012 Pazartesi

yyy

İçimde bir umut var söyle neden bir bakışta
İnanmak çok mu zordu her zaman bir tarafta yüzününün zülfü teli değdiğinde saçıma
Kalbine bir bak bilirim yalnız üşür o orada
Uzaklaşıp kaçıyorsun nedenleri arıyorsun
Belki benden çekindin ellere sığınıyorsun unutma yalancıdır bazı mevsimler sana
Kalbin hep baş ucumda olduğu yer kalpte başta
...g

3 Temmuz 2012 Salı

Avcı ile Ceylan

Bir ceylan tedirginliği ile hayata koştum.
Bir avcı tarafından hungarca vuruluyorum..
Önce bacaklarıma sıkıyor ince bacaklara..
Nehire koşmaya çalışsam bile acı ile..
Göğsüme sıkıyor ..
Sıcak ,kırmızı, yoğun..
Hızlı hızlı akarken göğsümden..
Tutamadım akıp gideni..
Bir avcı geliyor başıma..
Bakıyor gözlerime şefkatle..
Bir şeyler mırıldanıyor ürkekçe..
"Çok güzelsin" diyor dişlekçe..
Sıcak ,kırmızı ve yoğun..
Hızlı hızlı akarken göğsümden..
Bir titreme tutuyor gövdemi..
Uzatsam şöyle bedeni..
Başıma dikiyor gözleri..
Hungarca vuruyor bir .......


Gülnihâl